
Turnuvanın basın toplantısında milli sporcumuz Çağla Büyükakçay, görüşlerini dile getirirken, “Son yıllarda hep turnuvayı kazanan isimlerle eşleştim. Bu yıl da benzer durum söz konusu. Kura şansım pek yok” dedi. O sırada Çağla’yı dinleyenler, milli raketimizin bu sözlerine pek anlam veremedi çünkü Çağla’nın ilk turdaki rakibi Rus raket WTA: 471.si olarak gözüküyordu. Çağla ise turnuvanın 3 numaralı seri başıydı. Kağıt üzerinde bizim kızımız favori gibiydi. Ancak Çağla ilk tur maçını WTA.471’si Alexandra Shubladze ile oynadığında, milli raketin öngörüsünde ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı. Çağla ilk turda havlu atarken, Shubladze dikkat çekici performansıyla göz doldurdu. Gerisi malum… Rus raket turnuvadaki bütün maçlarını kazanıp şampiyon oldu.
Diz ameliyatı yükselişini engelledi
20 yaşındaki Alexandra Shubladze’ye İstanbul’da eşlik eden anne Oksana Shubladze, aynı zamanda antrenörü olarak kızının her maçında tribündeydi. Maçların gidişatı nasıl olursa olsun sakinliğini koruyan bir anne figürü vardı… Ana-kız arasındaki ilişki gerçekten çok olumluydu. Maçlar sırasında Shubladze, annesiyle sürekli iletişim halindeydi. Her ne kadar Shubladze, zaman zaman sesini yükseltip, kızgın şekilde bir şeyler söylese de, annesinin kontrolünü kabullenmiş durumdaydı. Ayrıca yaptığı basit hatalardan sonra kendi kendine konuştuğu da oluyordu Shubladze’nin…Bu küçük olumsuzluğa rağmen dikkatli bir şekilde Rus raket izlendiğinde, kort üzerinde ne yaptığının farkında olduğu açıkça görülüyordu. Onun bu özelliği, oyun bilgisinin ve zekasının iyi bir seviyede olduğunun göstergesiydi.
Turnuva sırasında görüşlerine baş vurduğumuz Oksana Shubladze, kızıyla ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Bunlardan biri, Fransa’da yaşadıkları vize sorunuydu. "İstanbul'a gelmeden önce Fransa'da 2 turnuvaya katıldık" diyen Shubladze, vize sorununu, "Fransa'daki ilk turnuvada (Reims W35) Alexandra çok iyi maçlar çıkartıp şampiyon oldu. Fransa’daki ikinci turnuvada da (Cherbourg W50) iyi performansını devam ettirip yarı finale kadar yükseldi. Ancak yarı final maçını tamamlamadan turnuvadan ayrılmak zorunda kaldık. Çünkü vizemiz bitiyordu. Bu soruna çözüm de üretilemedi. İlk seti oynayıp, turnuvadan ayrıldık. Önce tren yolculuğu yaptık sonra uçağa binip Fransa'dan Türkiye’ye uçtuk" cümleleriyle açıkladı.

Alexandra Shubladze ve annesi
Fransa’dan sonra İstanbul’da da mutlu sonu yakalayan Alexander Shubladze, bu yıl içinde çok fazla turnuva oynamadı. İstanbul’daki turnuva Rus raketin bu yılki 10.turnuvasıydı. Bunun nedenini sorduğumuzda anne Oksana Shubladze, kızının geçen yıl geçirdiği diz (sol) ameliyatı nedeniyle 7 ay kortlardan uzak kaldığını söyleyip, "Bu süreç Alexandra için kolay geçmedi. Tenis onun hayatı olduğu için kortlardan uzak kalmak ve bulunduğu sıradan alt basamaklara gerilemek onu biraz demoralize etti. Ancak yeniden oynamaya başlamasıyla beraber onu mutsuz kılan süreç geride kaldı" bilgisini paylaştı. Ameliyat sonrası kızının performansından memnun olduğunu söyleyen anne Shubladze, "Aldığı sonuçlardan çok nasıl oynadığı benim için çok önemli. Alexandra kort üzerinde mükemmel olmaya çalışan bir sporcu. Geliştirmesi yönleri elbette var. Mac sayısı arttıkça, oyununu ilerleteceğini düşünüyorum" açıklamasında bulundu. Belirtmekte fayda var; sakatlanmadan önce Rus raket WTA sıralamasında 315.basamağı görmüştü.

Şampiyon Rus raket Alexandra Shubladze
Yaşadığı kent olan Rostov’da aynı zamanda bir kulüpte tenis eğitmenliği de yapan anne Shubladze, kızının bu seviyelere gelmesi için çok büyük fedakarlıklarda bulunduklarını belirtip, görünmeyen gerçekler için, “Alexandra’nın bu seviyeye gelmesi için, fitness antrenörü olan eşim ve ben çok fazla çalışıyoruz. Bu yoğun tempoyu Alexandra da benimsemiş durumda. Turnuvalar dışında günde 6-7 saatini antrenman yaparak geçiriyor ve bu yoğunluktan şikayet etmiyor. Antrenmanı seven bir kızımız olduğu için şanslıyız. Çok iyi çalışıp, kortta karşılığını aldıkça, antrenmanları daha da fazla önemsiyor. Bu da onun tenisine olumlu yansıyor” diyor. Röportaj sırasında Oksana Shubladze, Rusya’daki teknik komitenin kızının performansını beğeniyle takip ettiğini de söyleyip, federasyondan aldıkları ekonomik desteğin önemli olduğuna da vurgu yaptı.
Kaynak: Cem Çetin (Fotospor)
English